ÇOCUKLARDA KİTAPLAR YOLUYLA SOSYAL-DUYGUSAL BECERİLERİ GELİŞTİRMEK

ÇOCUKLARDA KİTAPLAR YOLUYLA SOSYAL-DUYGUSAL BECERİLERİ GELİŞTİRMEK

Bu yazımızda eğitimcilerin ve ebeveynlerin küçük çocuklarda sosyal-duygusal becerilerin gelişimini nasıl destekleyebileceklerini ve bunun için kullanılabilecek pratik yolları paylaşacağız. Kitaplar, önemli sosyal-duygusal becerileri güçlendirmenin harika bir yoludur. Ailelerin ve öğretmenlerin bu iki ayrı konuda (kitap okumak ve sosyal-duygusal beceriler) eğitim verirken birbirleri ile iletişimde olmaları gereklidir.

Bu yazıda eğitimcilerin ve ebeveynlerin sosyal-duygusal becerileri sınıf içinde ve dışında nasıl pekiştirip, ilerletebileceğinden bahsedeceğiz. Çocuk eğitiminde ebeveynlerin ve sosyal-duygusal beceri eğitiminin ortak bir zeminde nasıl birlikte entegre olabileceğini açıklayacağız. Okuryazarlığın çocukları duygular hakkında eğitmede nasıl kritik bir rol oynayabileceğini ve çocukların duygularını nasıl keşfedip yönetebileceklerini detaylandıracağız.

Sosyal-Duygusal Öğrenme Nedir?

Öğrenmek dediğimizde çoğu zaman bilişsel beceriler aklımıza gelir, okumayı ya da toplama çıkarma yapmayı öğrenmek gibi. Bunların hiçbirini nasıl yapacağımızı bilerek doğmadık. Aynı zamanda sosyal bir ortamda nasıl olmamız gerektiği veya duygularımızı nasıl yönetmemiz gerektiğini de bilerek doğmadık.

Dolayısıyla, sosyal-duygusal öğrenmenin sosyal tarafını düşündüğümüzde, esas olarak istediğimiz şey, çocukların önce kendileriyle, sonra başkalarıyla sağlıklı bir kimlik geliştirmeleri ve ilişki kurmayı öğrenmeleridir. Çocukların birbirleriyle etkileşime geçebilmeyi, paylaşmayı, sıraya girmeyi ve sorunları çözmeyi öğrenmelerini isteriz.

‘Sosyal-duygusal’dan gelen duygusal kısımda ise çocukların duygularını öğrenmelerini isteriz. Kendi duygularını anlamaları ve zorlukların üstesinden gelmeleri gerekir. Aynı zamanda başkalarının duygularını tanımalı ve kendi duyguları hakkında etkili bir şekilde iletişim kurmalıdırlar. Çocukların duygularını doğru bir şekilde gösterebilmeleri ya da empati duyabilmeleri önemlidir. Okumayı öğrenmek veya çarpmayı öğrenmek gibi, sosyal ve duygusal olarak daha bilinçli olmak bir ömür boyu bizimle kalacak bir bilgidir. Başkalarıyla nasıl geçineceğimizi öğrendiğimizde, gerçekten sağlıklı ve daha üretken bir yaşam sürebiliriz.

Sosyal-Duygusal Öğrenme ve Eğitimin Tarihi

Son zamanlarda yapılan araştırmalara göre öğretmenler ve aileler sosyal-duygusal öğrenme hakkında daha fazla farkındalık kazanmaya başladı, ayrıca bu konuda yapılan çalışmalar da arttı. Eğitim-öğretim COVID pandemisi nedeniyle kesintiye uğradı ve bu kesintinin sosyal-duygusal öğrenmeyi daha da önemli bir hale getirdiği söylenebilir. Eğitimciler ve aileler bu konuda eğitim öğretime daha fazla ihtiyaç duymaya başladı çünkü salgın aslında ufacık çocuklar için bile çok stresli bir olaydı. Bu stres ve endişeyle nasıl baş etmeleri gerektiği çocuklara eğitimciler ve aileler tarafından öğretilmeli.

Akademik, Sosyal ve Duygusal Öğrenme Kurumu’nun (CASEL) sosyal-duygusal öğrenme hakkında çok sayıda harika çalışması var. Çocukları bu önemli ve onlara yaşam boyu destek olacak becerileri öğrenmeleri konusunda desteklemeliyiz. Buna ciddi anlamda ihtiyacımız olduğunu gösteren çok sayıda araştırma da bulunmakta. Başkalarıyla geçinmeyi, hissettikleri duyguları kontrol altına almayı bilmek ve duygularını isimlendirebilmek, çocukların erkenden öğrenmesi gereken yeteneklerdir. Ayrıca bu demek değildir ki çocuklara yalnızca sosyal-duygusal beceri eğitimi verilmeli. Aksine, akademik beceriler ve sosyal-duygusal beceriler birbirlerine entegre şekilde öğretilmelidir çünkü ikisi de çocukların gelişiminde eşit derecede önemli bir yere sahiptir. 

Örnek vermek gerekirse: açsanız, güvenliğiniz için endişeleniyorsanız, diğer bilgileri algılamanız zorlaşır. Sosyal-duygusal öğrenme, böyle ihtiyaçları olan çocuklara yardım edip destek olmanız için bir imkan verir. Bu şekilde sosyal-duygusal sorunları çözerek öğretilmesi gereken diğer türden becerileri geliştirebilirsiniz.

Maslow’un Hiyerarşisi bu konuda anahtar bir kavramdır. Temelde insan eğittiğimizi unutmamaız gerekir. Çocuklar küçük insanlardır ve Hiyerarşinin diğer bölümlerine geçmeden önce önemli türden temel ihtiyaçları sağlamamız gerekir.

Çocukları sosyal-duygusal beceri eğitiminde nasıl destekleyebiliriz?

Öncelikle aradaki farkı görebilmek için yetişkinlerin nasıl öğrendiğini ve çocukların nasıl öğrendiğini düşünmemiz önemlidir. Çocuklar bazı becerileri dolaylı olarak öğrenebilirler, örneğin misafirlikte nasıl davrandığınızı gözlemleyip siz taklit etmeye çalışabilirler. Çocuklar; ebeveynler, aileler ya da öğretmenleri rol model olarak görür. Duygularımızı yaşarken ya da kontrol altına almaya çalışırken bizi izlerler.

Bu nedenle, çocuklar bizi izlerken ya da izlemezken bile onlar için modellik yaptığımızı bilmemiz önemlidir. Çocukların düşünmelerine ve bizim düşüncelerimizi de duymalarına izin vermemiz gerekir. Çocukların bizim çatışmaları nasıl çözdüğümüzü görmeleri veya bir sorun hakkında yüksek sesle düşündüğümüzü duymaları önemlidir. Böyle ufak hareketler onların sosyal-duygusal becerilerinin gelişmesine yardımcı olacaktır.

Çocukların kendi kendine izleyerek öğrenmesi harika olsa da, öğretmenlerin ve ailelerin sosyal-duygusal becerilerin nasıl öğretilebileceğini anladığından emin olmak istiyoruz. Bazen çocuklara bazı şeylerin açıkça öğretilmeleri gerekir. Çocukların bu becerileri gerçekten öğrenmelerini sağlamak için yapılacak ilk şeylerden biri, onların kendi kendine öğrenmelerini beklemek değil; onlara bir şeyleri kasıtlı olarak öğretmek için zaman ayırmaktır. 

Çocuklarda Kitaplar Yoluyla Sosyal-Duygusal Beceriler Nasıl Geliştirilir?

Açıkça bir şeyi öğretmek gerektiğinde gerçekten başarılı ve her zaman işe yarayan harika bir araçlardan biri kitap okumaktır. Kitap okumak kesinlikle çocuklara yeni dünyalar açacaktır. Sosyal durumlarda nasıl davranacaklarını, sorunları nasıl çözeceklerini ve duyguları nasıl adlandıracaklarını okudukları kitaplardaki karakterler sayesinde öğrenebilirler.

Karakterlerin nasıl hissettikleri hakkında düşündürücü sorular sormamız ve bu sorular hakkında kafa yormamız gerekir. Daha sonra çocukların bu konu hakkında çizim yapmalarına, boya yapmalarına ve hatta bu duyguları canlandırmasına izin vermemiz gerçekten önemli. Bunun sonrasında ise sözlü dil becerilerini geliştirmek için de sorular sorulabilir. “Peki, bu karakter en sonunda ne yaptı?” veya “Sen hiç böyle hissettin mi? Bu sana hiç oldu mu?” Bu aslında bir nevi sadece hikaye hakkında sorular sormakla kalmayıp, gerçekten o hikayeyi alıp onlar için gerçeğe dönüştürmektir. Kendi hayatlarında neler olup bittiğini sorarak sosyal-duygusal becerileri geliştirebiliriz.

Dolayısıyla kitaplar, önemli sosyal-duygusal becerileri güçlendirmenin harika bir yoludur ve ailelerin ve öğretmenlerin bu eğitim süresince iletişim kurmaları önemlidir. “Bu hafta bu özel beceri üzerinde çalışıyoruz. Evde konusu geçerse çocuğunuzun sohbete katılmasına izin verin.” gibi. Sadece okulda değil, evde de sosyal-duygusal konular üzerine ortaya çıkan fırsatlardan yararlanmamız önemlidir.

Çocukların tüm duyguları öğrenmesi neden önemlidir?

Bazı ebeveynler çocuklarının duyguları konusunda endişelidir. Bu nedenle kızgın ya da üzgün olmaktan bahsetmenin ya da bu duyguları onlara öğretmenin faydalı olmayan bir şey olduğunu düşünürler. Çocuklarımızın üzülmesini hiç istemeyiz. Çocuklarımızın hiç kızmasını da istemeyiz. Herkes her zaman mutlu olsaydı, her zaman gökkuşakları ve kelebekler olsaydı çok sevinirdik ama böyle bir şey yok.

Çocuklara asla bu duyguları yaşamak zorunda kalmadıkları bir ortam sağlarsak, bu duyguları yaşadıklarında, bir anda bu duyguları nasıl idare edeceklerini bilemezler. İlk olarak, çocuklara duygularını nasıl adlandıracaklarını öğretmeliyiz. Bunu da yine kitaplarla yapabiliriz çünkü piyasada çok güzel çocuk kitapları var. 

Bir kitapta eğer kızgınlık duygusu işleniyorsa, sınıfta ya da evde bir ara verip sorular üzerinde düşünmek gerekir. “Daha önce hiç kimse sinirlendi mi? Seni ne sinirlendirir ve sinirlendiğinde ne yaparsın? Bu öfkeyle başa çıkmanın doğru yolu nedir?” gibi sorular yöneltilebilir. Bunun gerçek bir duygu olduğunu çocuklara öğretmek önemlidir. Bunun nedeni kızgınlığın da gerçek bir his olmasıdır ve çocuklar bunu eninde sonunda hissedeceklerdir.

Sosyal-duygusal becerileri geliştirmek için bu tür hikayelerden yararlanmak gerekir. Bunların çoğu evde ve okulda okuyabileceğiniz hikayelerdir. Çocukların duyguları, ruh halleri ve davranışları hakkında düşünmeleri için, bu kitapları onlara tekrar tekrar okumalısınız.

İlk Eğitim ailesine katılmak isteyen veya hizmetlerimiz hakkında detaylı bilgi almak isteyen ebeveynlerimiz ve eğitmenlerimiz; web sitemizde yer alan başvuru formlarını doldurarak bize ulaşabilirler.

Leave a comment

× Whatsapp